Isparta'nın Eğirdir ilçesinde yaşayan 82 yaşındaki Mustafa Karacan, 65 yılı aşkın süredir kalaycılık yapıyor. 15 metrekarelik küçük dükkanında, yarım asırdan uzun bir süredir bu eski mesleği sürdüren Karacan, azmi ve mesleğine olan bağlılığıyla gençlere ilham veriyor. Yaşına rağmen hâlâ çalışmaya devam eden Karacan, eski zanaatların unutulmaması ve gelecek nesillere aktarılması gerektiğini vurguluyor. Teknolojinin gelişmesiyle birlikte azalan talebe rağmen, Karacan hala tamir işleri yaparak kalaycılık mesleğini yaşatmaya devam ediyor. Onun hikayesi, azim ve geleneksel mesleklerin önemini gözler önüne seriyor. Bu deneyimi, gelecek kuşaklara da aktarabilmek için çaba sarf ediyor.
65 Yıllık Bir Meslek Aşkı
1954 yılında ilkokulu bitirdikten sonra kalaycılık öğrenen Mustafa Karacan, kardeşiyle birlikte bir dükkân açmış ve yıllardır bu mesleği icra etmiştir. Kardeşinin vefatından sonra ve talebin azalmasıyla aktif olarak kalaycılığı bıraksa da, hala tamir işlerini sürdürüyor. "82 yaşındayım ama içimdeki çalışma azmi hiç bitmedi," diyen Karacan, mesleğine olan bağlılığını vurguluyor. Yılların deneyimiyle kazandığı ustalık, onun bu işteki özverisini gözler önüne seriyor. Günümüzde nadir bulunan bu meslek, Mustafa Karacan sayesinde hâlâ yaşatılıyor. Çalışmayı ve üretmeyi bırakmaması, hayat enerjisinin bir göstergesidir. Geçmiş yıllardaki kazançlı dönemlerden bahseden usta, bugünün koşullarında zorluklarla karşılaştığını dile getiriyor. Çalışma azmini kaybetmemesi takdire şayan.
Değişen Zamanlar ve Azalan Talep
Teknolojinin gelişmesiyle çelik tencerelerin yaygınlaşması, bakır eşyaların kullanımının azalmasına neden oldu. Eskiden gelinlerin çeyizlerinin olmazsa olmazı olan bakır kaplar, şimdi daha çok dekoratif amaçla kullanılıyor. "Bakır, artık süs eşyası oldu," diyen Mustafa Karacan, bakırın masraflı bir malzeme olduğunu ve her yıl kalaylanması gerektiğini belirtiyor. Çelik tencerelerin uzun ömürlü olması da bakırın yerini almasını kolaylaştırdı. Ancak Karacan, bazı modern mutfak eşyalarının sağlıksız olabileceğine dikkat çekiyor. Özellikle boyalı naylon kapların sağlığa zararlı olduğunu düşünüyor ve bakırın en sağlıklı seçenek olduğunu vurguluyor. Bu nedenle, bakırın sağlıklı bir seçenek olmasının önemini hatırlatarak, geleneksel yöntemlerin değerini vurguluyor. Eski zamanlara özlem duysa da, günümüz şartlarına uyum sağlamaya çalışıyor.
Geleceğe Umut ve Eski Zanaatların Önemi
4 çocuğu ve 10 torunu olan Mustafa Karacan, çocuklarının ve torunlarının mesleğe ilgi duymadığını belirtiyor. "Mesleğe ilgi kalmadı," diyen usta, eski zamanlarda kalaycılığın kazançlı bir meslek olduğunu ve bir haftada bir memur maaşı kadar kazandığını anlatıyor. Ancak günümüzde çırak bile yetiştirilemiyor. Kalaycılık işlerini bıraksa da, Mustafa Karacan boş durmuyor. Çelik tencere ve çaydanlıkların plastik saplarını değiştiriyor. Bunu para kazanmak için değil, vakit geçirmek ve kendini oyalamak için yaptığını söylüyor. "Eski meslekler unutulmamalı, yaşatılmalı," diyen Mustafa Karacan, 82 yaşında bile çalışmaya devam ederek gelecek nesillere ilham olmaya devam ediyor. Azmi ve özverisiyle, kendisine büyük bir saygı duyuluyor. Usta, azmini kaybetmeden hayatına devam ediyor.